24.11.08

Sessizlik

Okulun en güzel köşesine kaçtım. Kapıyı açtığımda beni karşılayan şey sadece eski kitaplara has sararmış yaprak ve solmuş mürekkep kokusu. Burası kütüphane. Kitaplar kendi kendilerini okuyorlar, tek başınalar. Gece karanlığında düşünceleri ile başbaşa kalmış insanlar gibi tıpkı.

Ancak gecenin huzursuz kafalara ettiği eziyet bir başkadır. Mezarların karanlığını mı yoksa ölenin tek başınalığını mı çağrıştırdığından belirsiz, gece ölüme benzer. Ve bir de rüyalar vardır, Shakespeare'e göre cennetimiz, ya da cehennemimiz. Korktuğumuz ölmek değil, muhtemel ki hissedeceklerimiz....


Ama şimdi çok uzaktayım bunlardan. Kitaplar birbirlerine başlarını yaslamışlar dört duvarda durmaktalar. Sessizlik güzel...

2 comments:

Zeynep B. said...

Bilemedim. OKurken kalbim şıkıştı sanki ama gecenin sessizliği de bir rahatlama yarattı üzerimde...Bilemedim ne hisssettim şu kısacık yazıda...

Anonymous said...

Çocuğuna mektup yazarak, özel hikayelerini bizlerle paylaşan özel annelerimizin sesini biraz olsun duyurabildiysek ne mutlu bize. 'Anlat Anne"de yer alan bütün mektuplar, okuyan her insanın vicdanına gönderilmiştir. Herkes, kendi payına düşeni yaparsa, daha duyarlı ve daha bilinçli bir toplum olabiliriz. Hepimiz için kullanışlı ve nitelikli bir hayat dileklerimizle...